Kokteyl ve Kökeni

Kokteyl ingilizcede, ’cock’ yani horoz ve ‘tail’; kuyruk kelimelerinin birleşmesinden doğmuştur. Bu kelimenin kökeni için çeşitli rivayetler vardır; Kızılderelilerden, Meksikalılardan, Aztek dilinden yada İngiltere, Amerika yada Fransa olduğundan bahsedilir. Bilinen bir gerçek var ki; o da kokteylin Amerika’da meşhur olduğudur.

Amerika’da 13 Mayıs 1806 yılında “The Balance” adlı dergide kokteyl şöyle tarif edilmektedir; Herhangi bir yüksek alkollü içkiye, su ve bitter olarak adlandırılan aromatik içeceklerin karıştırılmasıyla elde edilen, uyarıcı ve rahatlatıcı bir içkidir. Modern anlamda kokteyl, iki ya da daha fazla alkollü içkinin ve bunlara ilave edilmiş çeşitli meyve suları ve şaraplarla hazırlanmış bir karışımdır. Günümüzde birçok kokteyl reçetesi vardır, sürekli olarak da artmaktadır. Amerika’da 1920’lerde Yasak döneminde herkes içki içme alışkanlıklarını değiştirdi. Bulabildikleri içkiler eskisi gibi olmadığı için insanlar buldukları herşeyi karıştırarak kabul edilebilir bir içki ortaya çıkarmaya çalışmaya başlamışlardı. Bunun sonucunda “karıştırılmış içkiler” yaratılmıştı. Cuba Libre (Yaşasın Küba) adlı kokteyl de bu yasak döneminde kolanın içine rom karıştırmak suretiyle ortaya çıkan ve uluslar arsı üne kavuşan bir kokteyldir. Kola ile rom gizlenmek istemiştir… Günümüzde kokteyller genel anlamda üçe ayrılırlar;

a.Yemekten önce alınan kokteyler;İştah acıcı tarzda olurlar..
b.Yemekten sonra alınan kokteyller;Sindirimi kolaylaştırıcı,tatlı kokteyllerdir.
c.Parti kokteylleri;Büyük davetler,toplantılar,organizasyonlar için hazırlanan parti kokteyleri

KOKTEYL KELİMESİNİN KAYNAĞI İLE İLGİLİ HİKAYELER

Genelde Amerika’da horoz döğüşlerinde;kaybeden horozun renkli tüyleri kopartılarak galip gelen horoz sahibine verilir ve kazanan horoz şerefine kadeh kaldırılırmış.Sonradan bu içkiler KOKTEYL adı verildi.
Diğer bir hikaye de “Betsy Flanagan” ile ilgili olarak anlatılır. New York’da 1776 yılında Elmsford’da Fransız subaylarının da sık ziyaret ettiği bir kalede eğleniyor ve subaylarla sohbet ediyordu, Bir gün Ingiliz komşusunun tavuk çiftliğini ziyarete gider ve horozların renkli kuyruklanndan birkaç adet koparır; kaleye geldiğinde karışık içkiler hazırlar ve bu içkileri de horoz kuyruklarıyla süsler. Bunun üzerine bir Fransız askeri “Vive le coq’s tail” (yaşasın horoz kuyruğu) diye bağırır; bundan sonra karışık içkiler kokteyl adıyla anılmaya başlar.

Güney Amerika devletlerinden birinde, lokanta sahibinin güzel kızı “Bessie”, bir subaya aşık olur ve onunla evlenmek ister. Baba da kızının bu subayla evlenmesine karşı çıkar. Lokantacının çok sevdlği horozu bir gün kaybolur; lokanta sahibi kaybolan horozunu bulup getireni güzel kızıyla evlendireceğini söyler. Birgün subay elinde horoz ile lokantaya girer ve kızla evlenir. Kız öyle mutlu olur ki, babasının ne kadar içkisi varsa hepsini birbirine karıştırır ve konuklara servis yapar. Konuklar bu karışık içkileri çok beğenirler ve kokteyl derler.

Amerikalı yazar Joseph Nathan, “Famous First Facts” adlı kitabında, “kokteyl” denilebilecek ilk içkinin, New York’ta bir barın barmaidi olarak çalışan Betsy Flanagan tarafından hazırlandığını yazar. Aynı kitaba göre, Bayan Flanagan’ın çalıştığı bar, çeşitli horoz kuyruklarıyla süslüydü. Bir gün, sarhoş bir müşteri, espri olsun diye Bayan Flanagan’a “Şu horoz kuyruklarından
(İngilizcesi cocktail) bir duble verir misin?” dedi. Bunun üzerine Bayan Flanagan, bir bardağa çeşitli içkileri karıştırarak koydu ve bardağın üzerine de bir tüy yerleştirerek, espritüel müşterisinin arzusunu yerine getirdi.
 

Son yorumlar